Tek Sorun Gurur Meselesi
İnsanlar kurallarıyla, prensipleriyle, davranışlarıyla tüm birikimleriyle, kazanımlarının özetini yansıtan ayrı ayrı birer kültürdür; zihnimizde yer alan kelimelerin, kavramların, fikirlerin kapasitesi ve bunların etkileşimiyle zenginleşen, duygu düşünce ve hayallerle bezenmiş çeşitli birer kültürdür.
Yaşam serüvenimizi temellendirmek istersek; attığımız adımlarla kendimizce yorumladığımız, dengesini gözettiğimiz, muhafaza ettiğimiz, yaşamda yerimizi bulduran, benliğimize biçtiğimiz değerler toplamı olan gururumuzun bekçileriyiz aslında.
Gurur, onur, şeref, haysiyet.. ne derseniz... bizi biz yapan, öz saygımızı tanımlayan değerler bütünümüz; tüm artı ve eksilerle aslî hayat meselemiz; gurur meselemiz..!
Vezirliğimizi de rezilliğimizi de yaşatan işbu gururun çizgisini, kendi benliğimizle hedeflediğimiz ideal arasındaki fark belirler; bir tarafta olduğun kimlik, diğer tarafta olmak istediğin; 'olan'ınla 'olmalı'n arasında oluşan bir sınır yani ve dolayısıyla hedefin doğrultusunda sergilediğin, sergilemek istediğin davranışlarla belirlenen sınır...
Şuan'ını nasıl beslediğin, nasıl hissettiğin, kapasitenin ve ideallerinin şekillenmesinin kıstasının belirleyicisi konumunda; etrafın gördüğü, senin farkında olmadığın gerçek değil; senin hissettiğin gerçek ana ölçütündür. Bu bağlamda sınırlarında, seni idealine götüren tüm etmenler gururunu okşarken, hedefinden uzaklaştıran her şey gurunu zedeler; keyfiyetinin, mutluluğunun, motivasyonunun kıstasıyla gurur, onore edilmekle eziklik hissetme arasında bir döngüye sokar seni.
Bütün çeşitliliği, herkesin kendine biçtiği değerler doğrultusunda, 'gurur' çerçevesinde düşünmek; insanların olanlarıyla, olmalılarıyla, gerçekleriyle değerlendirmek, sadece bireyin değil; bireyin etkilendiği, içinde bulunduğu kültürün ve o kültürün beslediği sosyal düzenin konforunun gerekçelerini gösterecektir bizlere. #gurur #meselesi
Rüçhan ÖZDEMİR